İstanbul Boğazı’nın en görkemli yapılarından biri olan ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen altında yer alan tarihi Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı, yeniden alıcısını arıyor. Rumelihisarı’nın simgelerinden biri olan ve “şato” görünümüyle dikkat çeken bu tarihi yapı, hem mimarisi hem de dudak uçuklatan fiyatıyla gayrimenkul gündemine oturdu.
Yıllık Emlak Vergisi Bir Servet Değerinde Türkiye’nin en pahalı konutları arasında gösterilen Zeki Paşa Yalısı için talep edilen rakamın, döviz kurları ve gayrimenkul değer artışları göz önüne alındığında 4 milyar 200 milyon TL seviyelerinde olabileceği belirtiliyor. 2019 yılında yaklaşık 100 milyon Dolar (o dönemin kuruyla 550 milyon TL) bedelle satışa çıkan yalının sadece yıllık emlak vergisi bile 5.5 milyon TL civarında. Bu rakam, lüks bir daire fiyatına eşdeğer olmasıyla dikkat çekiyor.
23 Odalı Mimari Şaheser: Vallaury’nin İmzası Dış görünümü, devasa bahçesi ve eşsiz Boğaz manzarasıyla büyüleyen yalı, ünlü mimar Alexandre Vallaury tarafından 20. yüzyılın başlarında inşa edildi. Osmanlı konak düzenini Batı’nın Barok mimarisiyle harmanlayan yapı;
- 23 oda,
- 5 salon,
- 8 banyo ile ihtişamlı bir yaşam alanı sunuyor.
Cephe süslemeleri, çokgen taş kaplamaları ve özgün mimari detaylarıyla Zeki Paşa Yalısı, Boğaz mimarisinde benzeri olmayan bir “anıtsal yapı” niteliği taşıyor.
Padişah Damadından Günümüze Uzanan Tarih Sultan II. Abdülhamit döneminde Tophane Müşiri olan Zeki Paşa için bir yazlık konut (sayfiye) olarak inşa edilen yalı, tarih boyunca önemli isimlere ev sahipliği yaptı. Zeki Paşa’nın vefatından sonra yalı, Son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in damadı Ömer Faruk Efendi tarafından satın alındı. Bir dönem Sabiha Sultan ve ailesinin ikamet ettiği bu görkemli yapı, Cumhuriyet döneminde Baştımar ailesine geçerek günümüze kadar özgün dokusunu korumayı başardı.
