Türkiye genelinde, özellikle büyükşehirlerde kiralık ev bulmak imkânsız hale gelirken, piyasadaki “fiyat-kalite” dengesizliği kiracıları isyan ettiriyor. Dökülen duvarlar ve bozuk tesisatlara rağmen istenen fahiş kiralar, uzmanları harekete geçirdi: “Acil denetim mekanizması şart.”
Türkiye’deki konut piyasasında arz sıkıntısı yaşanırken, kiralık dairelerdeki kalite standartlarının düşmesi yeni bir tartışmayı alevlendirdi. Bakımsız, tesisatı arızalı ve güvenlik riski taşıyan dairelerin, bakımlı ve yeni konutlarla aynı fiyat bandında pazarlanması, kiracılar ile mülk sahiplerini karşı karşıya getiriyor.
Bakımsız Evlere “Lüks” Fiyat Tarifesi
Barınma krizinin derinleştiği günümüzde, ev arayan vatandaşlar sadece yüksek fiyatlarla değil, aynı zamanda evin yaşanabilirlik durumuyla da mücadele etmek zorunda kalıyor. Duvarları dökülen, nem sorunu yaşayan ve tesisatları çalışmayan daireler için talep edilen rakamlar dudak uçuklatıyor.
Eskiden yaygın olan “onarım masrafının kiradan düşülmesi” uygulaması ise tarih olmak üzere. Mülk sahiplerinin tadilat masrafına yanaşmaması nedeniyle; depozito, emlakçı komisyonu ve nakliye masraflarının altında ezilen kiracılar, bir de evin onarım maliyetlerini üstlenmek zorunda bırakılıyor.
Dar Gelirli ve Öğrenciler Çıkmazda
Özellikle metropollerde kiralık konut piyasası, öğrenciler ve dar gelirli vatandaşlar için sürdürülemez bir hal aldı. Emlak Danışmanı Serdar Kurtoğlu, sürecin sadece kiracılar için değil, aracı kurumlar için de zorlayıcı olduğunu belirterek piyasadaki dengesizliğe dikkat çekiyor.
Konunun toplumsal boyutuna değinen Dr. Fikret Aktürk ise, “Kiracılara yüklenen bu ağır maliyetler, düşük gelirli vatandaşların hayat standartlarını doğrudan aşağı çekiyor. Kiralık konut piyasası, toplumsal refahı belirleyen kritik bir alandır ve bu alan başıboş bırakılmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Uzmanlardan Çözüm Önerisi: “Denetim ve Bağımsız Ekspertiz”
Mevcut kaosun çözümü için hukukçular ve sektör temsilcileri, kamunun devreye girmesi gerektiği görüşünde birleşiyor.
Gayrimenkul Hukuku Uzmanı Av. Derya Kozal, sistemin şeffaflaşması adına şu kritik önerilerde bulunuyor:
- Yaşanabilirlik Denetimi: Kiraya verilecek evlerin tesisat, güvenlik ve hijyen açısından belirli standartları karşılayıp karşılamadığı denetlenmeli.
- Objektif Raporlama: Kiracı eve girerken ve evden çıkarken bağımsız bir ekspertiz raporu alınmalı. Böylece “ev hor kullanıldı” veya “ev zaten harabeydi” tartışmaları hukuki bir zemine oturtulmalı.
Sektör temsilcileri, kiralık konut piyasasında fiyatların ve ev standartlarının keyfi uygulamalara bırakılmaması gerektiğini, aksi halde barınma sorununun toplumsal bir krize dönüşmeye devam edeceğini vurguluyor.









