Ana Sayfa / Emlak Haberleri / Gayrimenkul Sertifikası Ekonomiyi Harekete Geçirecek

Gayrimenkul Sertifikası Ekonomiyi Harekete Geçirecek

Konut sahipliğini artıracak bu yeni model, sadece inşaat değil, ekonomi genelinde üretimi ve istihdamı da destekleyecek.

Türkiye’de konut sahipliği oranı düşerken, kira fiyatlarının hızla artması hem sosyal dengeleri hem de enflasyonu olumsuz etkiliyor. Bu tabloyu tersine çevirmek amacıyla hayata geçirilen Gayrimenkul Sertifikası Projesi, sadece bireylerin ev sahibi olmasını kolaylaştırmakla kalmayacak, aynı zamanda ekonomide geniş kapsamlı bir çarpan etkisi oluşturacak.

Yatırım Aracı Değil, Ekonomik Dönüşüm Modeli

Gayrimenkul Sertifikası, klasik bir finansal enstrümandan çok daha fazlası… Bu sistem, projelere doğrudan fon akışı sağlayarak konut üretimini hızlandırıyor. Artan üretim; demir-çelik, çimento, boya, mobilya, lojistik gibi inşaatla bağlantılı 260 sektörde çarkların yeniden dönmesini sağlıyor.

Sertifikayla küçük yatırımcılar da büyük projelere ortak olurken, geliştirici firmalar bankalara bağlı kalmadan piyasadan doğrudan kaynak bulabiliyor.

Konut Arzı Artacak, Fiyat Dengesi Sağlanacak

Yeni finansman modeli sayesinde yarım kalan şantiyeler tamamlanacak, finansman sorunu nedeniyle atıl durumda bekleyen arsalar değerlendirmeye alınacak. Bu durum hem konut arzında ciddi bir artış sağlayacak hem de rekabetle birlikte konut fiyatlarındaki yukarı yönlü baskıyı dengeleyecek.

Bu hareketlilikle birlikte özellikle dar ve orta gelirli vatandaşların konuta erişiminde yeni fırsatlar doğacak.

260 Farklı Meslek Dalında Üretim Artışı

Her yeni konut projesi; mimardan mühendise, seramikçiden nakliyeciye kadar geniş bir meslek yelpazesini doğrudan etkiliyor. Bu projelerle birlikte:

  • Yan sanayide sipariş hacimleri artacak,
  • KOBİ’ler ve taşeron firmalar yeni iş fırsatları bulacak,
  • Bölgesel ekonomilerde canlılık sağlanacak.

Ayrıca devlet, bu sertifikalarla topladığı kaynakları yeni sosyal projelere yönlendirerek alternatif bir kamu finansmanı modeli yaratmış olacak.

Konut Sektörünün Beklentisi Yüksek

Sektör temsilcileri, Gayrimenkul Sertifikası uygulamasının geçici bir teşvik değil, uzun vadeli bir dönüşüm aracı olduğunu vurguluyor. Geliştiriciler projelerini daha hızlı planlayabilirken, yatırımcı güveni ve piyasadaki likidite artışı sayesinde sektör daha güçlü bir zemine kavuşuyor.

Bu sistemin kentsel dönüşüm projelerinde de kullanılması planlanıyor; böylece hem ekonomik canlılık sürerken hem de şehirlerdeki yaşam kalitesi artırılmış olacak.

Arsa Maliyetleri Konuta Erişimi Zorlaştırıyor

KONUTDER Başkanı Ziya Yılmaz’ın da dikkat çektiği üzere, Türkiye’de arsa maliyetleri konut fiyatlarını doğrudan etkileyen başlıca unsurlar arasında yer alıyor. Ülkemizde arsa maliyetlerinin toplam geliştirme maliyetine oranı %50 seviyelerine kadar çıkarken, Avrupa ve ABD’de bu oran en değerli bölgelerde dahi %20’yi geçmiyor.

Yılmaz, bu sorunun çözümü için kamunun uygun arsa üretimi yaparak bu oranı %10–20 bandına çekmesi gerektiğini belirtiyor. Böylece hem üretim maliyetleri düşecek hem de daha geniş kesimler konut sahibi olabilecek.

Sadece Konut Değil, Tüm Ekonomi Kazanacak

Gayrimenkul Sertifikası sistemi; üretimi, istihdamı ve yatırımı teşvik eden, geniş tabanlı ekonomik kalkınma potansiyeli barındıran bir model olarak öne çıkıyor. İnşaat sektörü başta olmak üzere çok sayıda alanda canlılık sağlayacak bu adım, enflasyonla mücadelede de etkili bir araç olabilir.

Yeni dönemde, küçük tasarruf sahiplerinden büyük inşaat firmalarına kadar geniş bir yatırımcı kitlesi için hem kazançlı hem de güvenli bir yol haritası sunan bu modelin, uzun vadede konut krizinin çözümünde anahtar rol oynaması bekleniyor.

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir