Milyonlarca kişinin yaşadığı riskli yapıların dönüştürülmesi devlet eliyle hız kazanırken, alan bazlı dönüşüm kavramı da giderek daha fazla gündeme geliyor. Bu yöntem, kentsel dönüşüm projelerinin hem teknik hem de hukuki boyutunda kritik bir rol oynar.
Alan Bazlı Dönüşüm Ne Anlama Geliyor?
Alan bazlı dönüşüm, yapıların ya da arazilerin mevcut toplam alanını koruyarak yapılan planlama ve düzenlemeleri ifade eder. Bu yaklaşımda hedef, daha verimli, güvenli ve sürdürülebilir yaşam alanları oluşturmaktır. Özellikle imar haklarının yeniden dağıtımı, parselasyon ve yeşil alan düzenlemeleri bu süreçte dikkatle ele alınır.
Hukuki Dayanak: 6306 Sayılı Kanun
Alan bazlı dönüşüm uygulamaları, 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında yürütülür. Bu kanun çerçevesinde:
- Dönüşüm projelerinde alan hesapları yapılır,
- İmar barışı kapsamında kazanılmış haklar değerlendirilir,
- KAKS (Kat Alanı Kat Sayısı) gibi imar düzenlemeleri belirlenir.
Belediyeler, imar planlarında inşaat yoğunluğunu kontrol etmek amacıyla bu düzenlemeleri dikkate alarak dönüşüm süreçlerine yön verir.
“Yarısı Bizden” Desteği ile Alan Bazlı Dönüşüm
Yarısı Bizden kampanyası kapsamında, site bazlı büyük dönüşüm projelerine özel destekler sağlanıyor. Bu kapsamda:
- Her bir hak sahibine 875 bin TL hibe desteği,
- 125 bin TL taşınma desteği sunuluyor.
Bu destekler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, TOKİ ve Emlak Konut iş birliğiyle yürütülüyor. Hibe tutarı doğrudan bina maliyetinden düşülüyor; kalan tutar ise uzun vadeli ve uygun ödeme koşullarıyla hak sahiplerine taksitlendiriliyor.
Alan bazlı dönüşüm, bireysel parsel dönüşümüne kıyasla çok daha planlı, kontrollü ve sürdürülebilir bir model sunar. Hem kamu desteğiyle hız kazanır hem de kentlerin genel planlama kalitesini artırır.