Okuyucumun durumu gerçekten sıkıntı verici. Düşünün ki iki günde bir eve polisin geleceği tarzda problem yaratan biri ile yan yana oturuyorsunuz, her an bir problem yaşanacak endişesi içinde evde huzurlu olabilir misiniz?
İşte bunun için uygulanabilecek bazı kanun maddeleri var. Mesela Türk Medeni Kanunu’nun 737’nci maddesi komşuluk ilişkisini düzenlemiş.
Deniliyor ki: “Herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri kullanırken ve özellikle işletme faaliyetini sürdürürken, komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür.
Özellikle, taşınmazın durumuna, niteliğine ve yerel âdete göre komşular arasında hoş görülebilecek dereceyi aşan duman, buğu, kurum, toz, koku çıkartarak, gürültü veya sarsıntı yaparak rahatsızlık vermek yasaktır.”
Görüldüğü gibi komşuları rahatsız edici davranışlar yasaklanmıştır. Bu Türk Medeni Kanunu’ndaki hükümdür. Bir de Türk Borçlar Kanunu’nda bir hüküm vardır o da şöyle:
“Taraflardan her biri, kira ilişkisinin devamını kendisi için çekilmez hale getiren önemli sebeplerin varlığı durumunda, sözleşmeyi yasal fesih bildirim süresine uyarak her zaman feshedebilir.”
Bu maddede de kiraya veren kiracının açıklanan durumu nedeni ile tahliyesini isteyebilir. Zira bu durum kiraya verenin de bir riskini gündeme getirmektedir. O risk de Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 25’inci maddesidir.
O maddede de şu hüküm vardır: “Kat maliklerinden biri bu kanuna göre kendisine düşen borçları ve yükümleri yerine getirmemek suretiyle diğer kat maliklerinin haklarını, onlar için çekilmez hale gelecek derecede ihlal ederse, onlar, o kat malikinin müstakil bölümü üzerindeki mülkiyet hakkının kendilerine devredilmesini hakimden isteyebilirler.
Aşağıdaki durumlarda, birinci fıkrada yazılı çekilmezlik, her halde mevcut farz edilir:
a) Ortak giderlerden ve avanstan kendine düşen borçları ödemediği için hakkında iki takvim yılı içinde üç defa icra veya dava takibi yapılmasına sebep olunması;
b) Ana gayrimenkulün bulunduğu yerin sulh hakimi tarafından 33’üncü madde gereğince verilen emre rağmen, bu kanunda yazılı borç ve yükümleri yerine getirmemek suretiyle öteki kat maliklerinin haklarını ihlal etmekte devamlı olarak bir yıl ısrar edilmesi;
c) Kendi bağımsız bölümünü randevu evi veya kumarhane veya benzeri yer olarak kullanmak suretiyle ahlak ve adaba aykırı harekette bulunması.” İşte bu madde kiraya veren için risk taşıdığından yani dairesinin elinden gitmesi riski bulunduğundan kiracısına karşı tahliye işlemini başlatma gereği duyacaktır.