Doğrusu tahliye taahhüdü hukuki bir işlemdir ama bir tehdit unsuru olarak kullanılmaması gerekir. Zaten tahliye taahhüdünün kullanılmasında da sınırlamalar vardır.
Örneğin, tahliye taahhüt edildiği tarihten itibaren bir ay içinde hukuki işleme koyulması gerekir. Bir ay geçtikten sonra artık tahliye taahhüdü geçersizdir.
Bunun yanında, kira sözleşmesi ile aynı tarihte yapılan tahliye taahhüdü bile geçersizdir. Tahliye taahhüdünün bırakın kira sözleşmesini, gayrimenkulün fiilen tesliminden sonraki bir tarihte verilmiş olması gerekir.
Fiili tesliminden önce verilenler geçersizdir. Bitmedi, birbiri ardına birden fazla alınan tahliye taahhütleri de geçersizdir.
Görüldüğü gibi tahliye taahhüdü öyle silah olarak kullanılacak bir belge değildir. Dolayısı ile okuyucumun verdiği tahliye taahhüdünde, tahliye edilmesi taahhüt edilen tarih ne ise buna bakmak lazım.
Bu tarih üzerinden bir ay geçti ise artık bu tahliye taahhüdü yok hükmündedir. Peki bu kısım eksik bırakılmış ve sonradan doldurulmak üzere verilmiş ise bunun sonradan doldurulduğunun ispatında bile bunun geçerli olabileceği yönünde kararlar var ancak ben hukuki görüş olarak bunun geçersiz olması gerektiğini savunuyorum.
Nedeni de çok açık. İşte okuyucumun başına gelen. Tarih hanesi boş tahliye taahhüdü bir tehdit unsuru olarak kullanılarak kiracıdan yüksek kira bedelleri alınıyor.
Birden fazla alınan tahliye taahhüdü geçersiz iken tehdit unsuru olarak kullanılan tahliye taahhüdü nasıl geçerli olsun?
Birden fazla üst üste alınan tahliye taahhüdünün geçersiz olmasının nedeni, kiracının tahliye tehdidi altında kirasını olağanın üzerinde arttırma nedeni olarak kullanılmasıdır.
Tarihsiz tahliye taahhüdü nasıl geçerli oluyor? Dolayısı ile boş olarak alınan tahliye taahhüdü, her tarihin kabulü anlamına gelmiyor, tehdit unsuru olarak kötüye kullanma anlamına geliyor.
Bu nedenle de sonradan doldurulduğu anlaşılan tahliye taahhüdünün geçersiz olması şarttır.