Yeni Haber'de yer alan habere göre, TMMOB İKK’nın gündeminde Kooperatifçilik Yasası ve düşük gelirliler için yapılan sosyal konutlar vardı.
Konut sektöründe artan fiyatlar, yüksek kiralar ve yapı maliyetleri TMMOB İKK’nın da gündemindeydi. Konu ile ilişkili olarak Ticaret Bakanlığı Konya Ticaret İl Müdürü Mustafa Çağlayan ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nden, kooperatif konularında uzun yıllardır çalışan ve birçok komisyonda yer alan, aynı zamanda Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Yunus Küçükçelebi TMMOB İKK’nın misafiri oldu.
Konukların mevzuatla ilgili bilgi verdiği ve konunun farklı yönlerinin tartışıldığı toplantıda önemli başlıklara değinildi. 2001 yılında yaklaşık bin 500 adet olan kooperatif sayısının bugün 150-200 civarlarında olduğunu belirten Çağlayan, müdürlüğe gelen şikayetlerin en çok konut fiyatları ve kira bedelleriyle ilgili olduğunu belirtti.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan TMMOB İKK üyeleri 1163 nolu kooperatif kanunu yeniden ele alınmasına dikkat çekerek, “Kooperatiflerde en önemli sorunlardan biri ortaklık şartları ve hisse devirlerinde yaşanmaktadır. Kooperatife üye olan insanlar 1 ay sonra hisse devrine başvurmaktadır.
Çekilişe katılan üyeler denetlenmeli, emlak piyasası tarafından ele geçirilen kooperatiflerin amacından sapmasının önüne geçilmelidir. Ülkemizin içinde bulunduğu konut sorunu, yüksek maliyetler, yüksek kira bedelleri ve kooperatiflerin uzun sürmesinden dolayı maliyetler öngörülememekte, bu da kooperatifleri “düşük gelirliler için sosyal konut üretme” amacından uzaklaştırmaktadır.
Günümüzde kooperatif aidat bedellerinin yüksek olması ve içinde bulunulan ekonomik koşullardan dolayı süre ve maliyetin öngörülememesi temel sorundur. Düşük gelirliler için üretilecek sosyal konut projelerinde maliyetler minimumda tutulmalıdır.
Bu toplam maliyet, arsa ve proje bedelinden, inşaat sürecine, yapı içerisinde kullanılan malzemelerden anahtar teslime kadar olan bütüncül bir süreçtir. Bu süreçte yer alan her bir adımda maliyetler düşürülmelidir. Bu da ülkemizin ekonomi politikasıyla doğrudan ilişkilidir” ifadelerine yer verildi.