Kartal ilçesinde gerçekleşen olayda, ev sahibi kızının evleneceğini belirterek kiracıyı tahliye etmek istedi. Ancak kiracı, noter aracılığıyla gönderilen ihtarnameye rağmen evi boşaltmadı. İşler, binanın kentsel dönüşüme girmesiyle tamamen değişti ve mahkemeden şaşırtıcı bir yargılama masrafı kararı çıktı. İşte detaylar…
Kira Sözleşmesi ve İlk Tahliye Talebi
Kartal'da bulunan konut, 07 Ağustos 2021’de 3 yıllık bir kira sözleşmesiyle aylık 2 bin TL bedelle kiraya verildi. Taraflar arasında yapılan anlaşmaya göre kira artışı yıllık yüzde 10 olarak belirlendi. Kiracı, düzenli ödeme yapmaya devam etti. Ancak 2022 yılında ev sahibi, kızının evlenmesi nedeniyle evi boşaltması için kiracıya noter yoluyla ihtar gönderdi. Kiracının evi terk etmemesi üzerine, 09 Ekim 2022’de İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’nde tahliye davası açıldı.
Mahkeme Süreci ve Kentsel Dönüşüm Gelişmesi
Dava devam ederken bölgenin kentsel dönüşüme girmesi nedeniyle belediye tarafından binaya yıkım kararı verildi. Bu gelişme üzerine kiracı, mahkeme kararı olmadan evi tahliye etmek zorunda kaldı. Ancak mahkeme süreci devam etti ve kritik bir karar çıktı.
Mahkemeden Emsal Teşkil Eden Yargılama Masrafı Kararı
Mahkeme, evin tahliye edilmesiyle birlikte davanın esas konusunun ortadan kalktığını belirtti. Ancak yargılama giderlerinin nasıl paylaşılacağı önemli bir tartışma konusu oldu. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarını göz önünde bulunduran mahkeme, tahliye talebinin başlangıçta haklı olduğunu belirterek tüm yargılama masraflarının kiracı tarafından ödenmesine karar verdi.
Bu kapsamda icra takibi, mahkeme giderleri ve avukat vekalet ücreti dahil toplam 35 bin TL’lik bir masraf kiracıya yüklenmiş oldu. Kiracının evden kendi isteğiyle çıkmış olması dahi, yargılama masraflarından muaf olmasını sağlamadı.
Kiracılar ve Ev Sahipleri İçin Önemli Bir Karar
Bu karar, kiracı ve ev sahipleri arasındaki tahliye davalarında önemli bir emsal teşkil ediyor. Mahkeme, davanın açıldığı tarihte haklılık durumuna göre masrafların belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Bu nedenle tahliye davası sürecinde olan kiracıların, yargılama giderlerini de göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerekiyor.
Kiralık konut piyasasındaki artan anlaşmazlıklar göz önüne alındığında, bu kararın gelecekte benzer davalarda örnek teşkil etmesi bekleniyor. Kiracı ve ev sahiplerinin haklarını koruyabilmesi için hukuki süreçleri yakından takip etmeleri büyük önem taşıyor.
