Hepimizin malumu üzerine cari açığın azalması ve ülkemizin döviz pozisyonuna pozitif katkı yapabilmek adına birçok mali mevzuat düzenlemesi yapılmış ve hayata geçirilmiştir.

Konut ve Kira Krizi Derinleşiyor Konut ve Kira Krizi Derinleşiyor

Döviz açığının kapatılması amacıyla ihracatı destekleyici uygulamalarla vergi politikalarının mali amaçları da ön plana çıkarılmıştır.

Bu politikalardan birisi de şüphesiz ki yabancılara konut satışının önünü açan düzenlemedir. 2012 yılında tapu mevzuatında yapılan düzenleme ile yabancılara konut satış yasağı kaldırılmış ve ülkemizde başta metropol şehirlerde olmak üzere birçok inşaat projesi yabancı mukim kişilere satılmıştır.

Söz konusu düzenlemelere paralel olarak yabancılara konut ve işyeri satışlarını teşvik etmek amacıyla 2017 ve 2018 yıllarında Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun uygulanmasına ilişkin yönetmelikte değişiklik yapılmış ve en az 400.000 dolar değerinde taşınmaz veya en az 500.000 dolar değerinde gayrimenkul yatırım fonu katılma payını üç yıl satmama şartı ile satın alan yabancılara Türk vatandaşlığı elde etme hakkı verilmiştir.

Bu satışların desteklenmesi amacıyla ortaya çıkan en önemli husus hiç şüphesiz ki KDV istisnasıdır. KDV kanunu 13’üncü madde I bendinde;

“Konut veya işyeri olarak inşa edilen binaların ilk tesliminde uygulanmak ve bedeli döviz olarak Türkiye’ye getirilmek kaydıyla, Gelir Vergisi Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasının 2 numaralı bendinde belirtilenler hariç olmak üzere çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yasayan Türk vatandaşları, Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlara yapılan konut veya is yeri teslimleri” KDV den istisna tutulmuştur.

İlgili kanun hükmünde “Şu kadar ki bentte öngörülen şartları taşımadığı halde istisnanın uygulandığınım tespit edilmesi halinde zamanında tahsil edilmeyen vergi, vergi zıyaı cezası ve gecikme faizinden mükellef ile birlikte alıcı müteselsilen sorumludur.

İstisna kapsamında teslim alınan konut veya is yerinin bir yıl içerisinde elden çıkarılması halinde zamanında tahsil edilmeyen verginin, 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre hesaplanan tecil faiziyle birlikte tapu işleminden önce elden çıkaran tarafından ödenmesi şarttır” hükmü yer almaktadır.

Konut veya is yerinin bu istisna kapsamında teslime konu edilebilmesi için; konut veya is yeri olarak inşa edilen taşınmazın yapı ruhsatının bulunması ve alıcıların kullanımına hazır vaziyette fiilen teslim edilmesi şarttır.

Kat irtifakı kurulabilen konut veya is yerlerinde ayrıca kat irtifakının kurulmuş olması gerekir. Yapı ruhsatında konut, dükkan, ofis, büro, rezidans, apart daire, devre mülk ve benzeri olarak tanımlanan konut veya is yerleri istisna kapsamında değerlendirilecektir.

15 Nisan 2022 tarih ve 31810 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi Ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile istisna kapsamında teslim alınan konut veya iş yerinin elden çıkartılma süresi 3 yıla çıkarılmıştır. Bu düzenleme ile mali idarenin vergi aşındırmasına ilişkin önemli bir önlem aldığını ve çok yerinde bir mevzuat değişikliği olduğunu da belirtmek isteriz.

Editör: Emlak Zirvesi